Paris, Avrupa’nın en gözde olan yerlerinden bir tanesidir. Paris denilince akıllara Louvre Müzesi, Eiffel Kulesi veya Zafer Takı gelmektedir. Buralar Paris’in gezilecek yerleri listesinde en başta olanlardır. Ancak Paris pek bilinmeyen enfes noktalarıyla, keşfetmeyi sevenler için harika bir yerdir. Bu noktaları gezerek gerçek bir Parisli gibi hissedebilirsiniz.
Cremieux Caddesi
Cremieux Caddesi, Paris’in belki de en mutlu sokağıdır. Bu cadde araçlara kapalıdır ve rengârenk evlerle çevrilmiş durumdadır. Evler oldukça parlak renklere boyanmıştır ve adeta bir gökkuşağı görünümü oluşturmaktadır. Bu cadde özellikle güneşli zamanlarda Paris’in en harikulade yerlerinden bir tanesi olmaktadır.
The Printemps Teras
Seyahat etmeyi seven kişilerin en çok hoşlandıkları şeyler arasında fotoğraf çekmek yer alır. Paris’te harika fotoğraflar çekilecek yerlerden birisi de The Printemps binasının terasıdır. Eiffel Kulesi en güzel buradan gözükmektedir. Bu terastan Paris’e panoramik olarak bakılabilir ve harika fotoğraflar çekilebilir. Görülen manzara büyüleyicidir.
La Pagode
La Pagode, Paris’teki en ilginç yapılardandır. Japon tarzı bir dekorasyona sahip olan bu yapı 1931 senesinde şehrin en gözde ve ilginç yerlerinden biri olmuştur. Şu anda kapalı halde bulunan La Pagode etrafında keşfedilecek şeyler sayesinde hala popülerliğini korumaktadır. Bu bina, seneler boyunca pek çok tiyatro ve sinemanın izlendiği yerdir. Yapı hala etrafına sanat ve kültür yaymaya devam etmektedir.
Paris Kanalizasyon Müzesi
Paris’e gidip bir kanalizasyon gezme fikri kulağa ilk başta fazlaca garip gelmektedir. Ancak buradaki kanalizasyon sistemi 1370 senesinden bu yana geliştirilmektedir. Burası aslında yeraltındaki Paris’tir. Paris’in sahip olduğu bu görkemli kanalizasyon sistemi pek çok kez sinemaya da ilham olmuştur. Leos Carax kışkırtıcı filmleriyle dikkat çekmektedir ve kanalizasyonda yaşayan bir toplum dışı karakterinde ilhamını da Paris’teki bu kanalizasyon sisteminden almıştır.
Le Louxor
Burası, Paris’in ilk sinema salonudur. Bu tarihi bina 1921 senesinde, Antik Mısır mimarisi esintileriyle tasarlanmıştır. Sinema tutkunları Paris’te öncelikli olarak buraya gitmektedirler. Bina 1988 senesinde kapatılmıştır v yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Ancak sinemaseverler bu yapıyı korumuşlardır ve binanın restore edilerek tekrar açılmasını sağlamışlardır. Bu bina ruhu olan bir yerdir ve mutlaka görülmelidir.
Le Marche de Belleville
Burası Paris’in oldukça ünlü bir pazarıdır. Pazara girildiği andan itibaren bir koku büyülenmesi yaşanır. Balıklar, baharatlar, yenilen ilginç otlar, sebze ve meyveler pazar tezgahlarını doldurmaktadır. Burası aynı zamanda etnik çeşitliliğin en fazla olduğu yerlerden bir tanesidir. Öyle ki bu pazarda Ortodoks Yahudi, Çinli, Orta Doğulu ve Afrikalı kadınlar alışveriş yapmaktadırlar. Buraya gidildiğinde dünya çevresinde geziyormuş gibi hissetmek mümkündür.
Le Ballon de Paris
Yüksekte olmayı sevenler için Le Ballon de Paris deneyebileceğiniz harika bir alternatiftir. Havada süzülerek şehri seyretmek harikadır. On iki katlı bir bina yüksekliğine sahip olan balon, binen ziyaretçileri 150 metre yüksekliğe çıkarmaktadır. Balon sabit olarak Parc Andre Citroen’e bağlıdır. Bu park özel olarak ziyaret edilmeli, burada balon keyfi yaşanmalı ve parkın harika atmosferinde harika bir gün geçirilmelidir.
Le Carreau du Temple
Fransız tarihinin tam merkezinde yer alan bu bina mutlaka görülmelidir. Günümüzde burası bir kültür merkezi olarak kullanılmaktadır ve herkese açık bir yerdir. Sadece yaz mevsiminde bir ay kapalı kalmaktadır. Yılın geri kalan zamanında oldukça hareketlidir. Burası dansıyla, kültürel kimliğiyle, sokak yiyecekleriyle, farklı temalara sahip tiyatrolarıyla, caz müziğiyle, sergileriyle, festivalleriyle, kongre ve fuarlarıyla oldukça ilgi uyandıran bir yerdir.