Urla’nın En Şirin Köyleri
Şahane yemekleri, unutulmaz şarapları ve muhteşem doğası ile gönüllerde taht kuran, kalpleri fetheden Urla’nın, kendi kadar güzel olan köylerini hiç gezdiniz mi? Eğer hala bu huzur kokan birbirinden güzel köyleri görmediyseniz, valizleri hazırlayın; Urla’nın en sevilen şirin köylerinde bir tura çıkıyoruz.
Bademler Köyü
Urla merkeze 9 km uzaklıkta bulunan Bademler Köyü, gezerken bol bol şaşıracağınız bir yer. 72 yıllık kütüphanesi, oyuncak müzesi ve ilk köy tiyatrosu ile her geleni kendine hayran bırakan bu efsane köyün esnafı bile bir başka. Duvarlarında bol bol Deniz Gezmiş ve Albert Einstein gibi ünlü kişilerin sözlerine rastlayacağınız esnaf dükkanları kesinlikle görülmeye değer. Cana yakın esnafı, çevreye oldukça duyarlı halkı ve tertemiz havası ile mutlaka gidilmesi gereken Urla köylerinden sadece biri Bademler... Uğur Mumcu ve Aziz Nesin için anma törenlerinin düzenli olarak yapıldığı köyde yılın 1 veya 2 döneminde de tiyatro oyunları sergileniyor.
Balıkova Köyü
Kelimenin tam anlamıyla yazlıkçıların mekanı olan Balıkova ya da Balıklıova, sahil kenarında çay kahve içip kafa boşaltmak için oldukça ideal bir yer. Urla’ya 30 km uzaklıktaki bu küçük ve şirin balıkçı köyü, insanlardan uzaklaşıp kendisi ile baş başa kalmak isteyenlerin ilk adresi oluyor. Misler gibi denizi, ünü tüm Türkiye’ye yayılmış balık restoranları ve tazecik un kurabiyeleri ile Ege’nin bambaşka bir yüzünü görebildiğiniz bu köye mutlaka bir uğrayın deriz.
Barbaros Köyü
Turizme bambaşka bir bakış açısı getirmiş olan bu köyden asla ayrılmak istemeyeceksiniz. Geleneklerine bağlı kalmayı seven köyün girişinde hemen insan boyutlarında korkuluklar ile karşılaşıyorsunuz. Köylülerin ‘’oyuk’’ dediği bu korkuluklar için düzenlenen bir festivalleri bile var. Barbaros Oyuk Festivali (3-4-5 Haziran) adındaki bu şenlikle, köylülerin yaptığı korkuluklar sokakları süslüyor. Öyle boş boş da durmuyor bu el yapımı korkuluklar sokakta. Çoğunun üstünde değerlerimizi koruma adına yazılmış sloganlar var. Bir de ‘’Çat Kapı Evleri’’ yazan evler çıkacak karşınıza. Bu yazıyı görünce hemen çalıyorsunuz kapılarını ve küçük bir ücret ödeyerek o hane halkı ile yemeklerini paylaşıyorsunuz. Oldukça şahane bir uygulama olan bu evleri, köy halkı kendisi düşünüp hayata geçiriyor. Modern ve bilinçli olan köy halkı ile sohbet etmek de paha biçilemeyecek kadar değerli.
Özbek Köyü
Urla’ya 10 km mesafede konumlanan Özbek Köyü’nün hikayesi oldukça ilginç. Köy halkı aslında Özbek asıllı değil ve isminin ‘’Uzbek’’ten geldiği düşünülen köy şahane plajlarıyla yıl boyunca sayısız ziyaretçiyi ağırlıyor. Her gün saat 12.00’de balık mezatı yapılan köyde, 19-20 Mart tarihlerinde de ‘’Ot Festivali’’ düzenleniyor. Ege’nin vazgeçilmezi olan şahane otlara kolayca ulaşabildiğiniz festival dışında cuma ve pazar günleri de organik pazarı doya doya gezebiliyorsunuz. Zamanında Rum ve Türklerin dip dibe yaşadığı bu sıcacık Urla köyünde güzel ve ucuz bir hafta sonu kaçamağı yapabilirsiniz.
Gülbahçe Köyü
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nün bulunduğu köy aynı zamanda Tavşan Adası ile de oldukça ünlü bir yer. Roma Dönemi’nden kalan tarihi dokuları ile hem tarih âşıklarına hem doğa âşıklarına hitap edebilen köy, Urla’ya 15 km uzaklıkta bulunuyor. 17 derece sıcaklığa sahip Bizans Hamamları ve kuşların akın ettiği Tatar Deresi ile de turistlerin özellikle son dönemlerde keşfettiği şahane bir köy.
Gelinkaya Köyü
Köyün balıkçısına âşık olan güzel kız ne yapsa ne etse bir türlü annesini ikna edemez ve sevdiği adamla kaçarak evlenir. Balıkçı genç, gelinini sırtına alır ve teknesinin yolunu tutar ancak kızın annesi işte o an ‘’ikiniz de taş olasınız inşallah’’ diye beddua edince taşa dönen genç âşıkların efsanesi ile ünlenir Gelinkaya Köyü. Bu efsaneyi duyan, misler gibi havasıyla ve pırıl pırıl deniziyle ünlü Gelinkaya’ya akın etmeye başlar. Bahsi geçen o kaya önünde fotoğraf çekilmek için sıraya giren turistler ile dolup taşan köye, toplu taşıma araçları ile 25 dakika süren yolculuktan sonra ulaşabiliyorsunuz. Kayaların girintili çıkıntılı olduğu sakin köy, muhteşem Ege lezzetlerinin tadılabileceği, saatlerce sahilinde kafa dinlenecek eşsiz bir yer.