Hindistan’ın Kutsal Nehri Ganj İle İlgili Çarpıcı Gerçekler


Hindistan’ın kuzeyinden Bangladeş topraklarına uzanıp oradan Bengal Körfezi’ne dökülen Ganj Nehri, sadece kutsallığına gönülden inanan Hinduların değil aynı zamanda tüm dünyanın ilgisini üzerinde topluyor. Çünkü Hinduizm’in Tanrıça Gangası’nın yeryüzünde biçim almış hali olduğuna inanılan nehir, her an yeni sansasyonlara gebe kalıyor. Şaşırtıcı gerçeklerle dolu geçmişine bakılırsa Ganj Nehri, Hindistan halkının dikkatsizliğine rağmen merak uyandıracak derecede ayakta kalabilmiş bir mucize.


Nehrin Suyunu Kullanan Hindular İçindeki Mikroplara Karşı Bağışıklık Kazanmış


Hintliler nehrin kutsallığına inandıklarından kirlendiğine bir türlü inanamıyorlar ve bu yüzden ölülerini dahi nehre atıyorlar. Doğumda ölen kadınları, çocukları veya günahlarından arınmasını istedikleri kim varsa nehrin sularına bırakıyorlar. Su üstünde yüzen cesetlerin çürüyüşü, hayvanlar tarafından didiklenişi dahi onları bu işten caydırmıyor. İbadet merkezlerine gerekli özeni göstermeyen halk nehrin kendi kendini temizleyebildiğini, hatta suyunun şifalı olduğunu söyleyerek tanrılarına olan bağlılıklarını gösterdiklerini düşünüyor ve suya girmekten çekinmiyor. Sadece ibadet için değil aynı zamanda günlük kullanım için de nehrin suyundan faydalanan Hindistan halkı, tifo gibi hastalıklara yakalansa da zaman içinde sudaki mikroplara karşı bağışıklık kazanmış.


Ganj Köpek Balıklarının ve Yunuslarının Nesli Tükeniyor


Gün geçmiyor ki insanoğlu doğaya zarar vermesin. Hindistan’da yaşayan halkın inanışlarını gerekçe göstererek kirlettiği Ganj Nehri’nde yaşayan Ganj köpek balığı ve yunus balığı türlerinin kirlilikten ötürü nesli tükenmek üzere. Nehrin kirliliği yalnızca bu iki türü değil, nehirde yaşayan 140 balık türünü ve 90 amfibik türü de tehdit ediyor. Birbirinden değişik ve dünyada görülmemiş kuş türlerinin yuvası olan Ganj Nehri’nin durumu bu neslin geleceğini de doğrudan etkileyecek. Çünkü bu türlerin yaşamı tamamen Ganj Nehri’ne bağlı.


Nehrin Suyu Kolera Virüsünün Yayılmasını Önlüyor


İngiliz bir bakteriyolog 1896 yılında şifalı olduğuna inanılan Ganj Nehri’nin suyundan aldığı örneğin içine ölümcül kolera bakterisi ekledikten sonra bakterinin 3 saat içinde öldüğünü fark ediyor. Daha sonra aynı işlemi saf su için de gerçekleştirdikten sonra kolera bakterisinin saf suyun içinde 48 saatten daha uzun bir süre hayatta kalabildiğini gözlemliyor. Bu sonuçlara bakıldığında görünüyor ki Ganj Nehri’nin kirliliği kolera virüsünü bile pes ettirmiş.  Yapılan araştırmalar saf suda yavrulayabilen sineklerin bile nehrin suyuna yavrulayamadığını kanıtlamış.


Nehri Korumak İçin Yetkililer Nehre İnsani Haklar Tanıyor


Dünyadaki en kirli nehir olma unvanını sırtlayan Ganj Nehri’nin imdadına sonunda devlet koştu. İnanışları gereği nehrin asla kirlenmeyeceğini düşünen Hindistan halkı, işi atıklarını dökmekten ölülerini suya atmaya kadar götürünce yetkililer nehri temizletebilmek için 33 milyon dolar harcadı ama bu çözümün yeterli gelmemesi devleti alternatif çözümler üretmeye itti. Artık nehri kirletenlere veya zarar verenlere yaptırım uygulanacak. Bu karardan halk dahi memnun olsa da eğer bu çözüm de sonuca ulaşmazsa artık o zaman yetkililer Hindistan’daki bu nehre hayvani haklar tanımayı deneyebilir.


Ganj, Organik Atıkları En Hızlı Çürüten Nehir


Araştırmalara göre Ganj Nehri dünyadaki diğer nehirlere oranla organik atığı 25 kez daha hızlı çürütebilme yetisine sahip. Hiç şüphesiz ki bunun sebebi hiç temizlenmeyen nehirdeki, çürümüş ölü bedenlerin, sanayi ve ev atıklarının yarattıkları asit. Daha sonra devlet temizliği için yatırım yapsa da bu durumda pek bir değişiklik olmamış. Ganj’ı korumak için çıkarılan yasaların bunu değiştirip değiştirmeyeceğini görebilmek için epey bir zaman geçmesi gerekecek.


Ganj Nehri Rota Değiştiriyor


Erozyon ve sellerden ötürü yer değiştirmeye başlayan Ganj Nehri, Bangladeş’e doğru kayıyor. 1990 yılından beri 2.5 km yer değiştirmiş olan nehir, kirlilikten bunalıp belki de ülkeden kaçmaya çalışıyordur. Ek olarak Bangladeş ile hali hazırda su sorunu yaşayan Hindistan, bunu Tanrı’nın adaleti olarak da görebilir. Çünkü Ganj Nehri’ne kurulan barajın Bangladeş’e giden suyu azaltmasından dolayı toprağının tuzluluk oranı artınca ülkede tarım krizine ve çoğu Bangladeşlinin Hindistan’ın kuzeydoğusuna doğru göç etmesine neden olmuş.

KATEGORİLER