Ege’nin En Otantik Yeri: Bergama


Milattan Önce 7. yüzyıla kadar uzanan tarihi ile Helenistik dönemin eski medeniyet kucağı olan Bergama’yı tanımaya hazır mısınız? İlk gerçek ismi “Pergamon” olan ve “korunaklı kale” anlamına gelen bu koca medeniyet 150 yıllık bir geçmişe sahip. Bu 150 yıllık krallık, dünyanın diline dolanacak koca bir medeniyet beşiğini arkasında bırakmış olup, her geçen gün akın akın ziyaretçileri ile ünlenmeye hız kesmeden devam ediyor.


Bergama’da Gezilecek Yerler

Öncelikle şunu bilmelisiniz ki, tek günde bu küçük ama dopdolu olan ilçeyi gezmeniz mümkün değil. Çünkü birbirinden eşsiz kültürü ile sizi karşılayacak olan bu antik kenti gezdikçe size kopmak istemeyeceğiniz kadar samimi gelecek. İlk durağınız yüksek tepenin ucunda yıllardır varlığını tüm görkemi ile devam ettiren Akropol olmalı. Akropol kendi içerisinde Roma döneminin tapınaklarını, kralların saraylarını, tiyatrosunu, kütüphanesini, agorasını barındıran koca bir medeniyet beşiği. Bergama’nın en zirve yerine kurulmuş olan bu kaleye ulaşım özel ve toplu taşıma araçlarının dışında teleferik ile de sağlanıyor.


10.000 kişilik dünyanın en dik tiyatrosu yine Akropol’un içerisinde bulunuyor. Bu tiyatronun üst kısmandaki tapınak Athena Tapınağı olup, Bergama’daki en eski yapıttır. Bu kale içerindeki depolar, suyolları, krallıklar son derece iyi planlanmış ve tasarlanmış durumda. Parşömen kâğıdına el yazması şeklinde oluşturulan 200.000 kitapla dünyanın en büyük 2. kütüphanesi olan ve Mısır kraliçesi Cleopatra’ya armağan edilen kütüphane de bu kalenin içerisinde bulunuyor.  Helenistik dönemin en önemli eserleri olan heykeller yine bu kale içerisinde ve Bergama’nın pek çok köşesinde mevcut.


Akropol’den sonra şehir merkezi içerisinde kalan Kızıl Avlu, üç büyük dine ev sahipliği yapmış gerek görkemli yapısı gerekse gezerken verdiği his bakımından kesinlikle görülmeye değer bir yer. O dönemden Osmanlı dönemine kadar hep ibadet amaçlı kullanılmış ve Osmanlı zamanında da “Kurtuluş Camisi” olarak tarihte yerini almış.


Hristiyanların kutsal kitabı olan İncil’de adı geçen 7 kiliseden biri de yine Bergama’da bulunuyor. Yapılan her kazıda elde edilen tüm eşsiz parçalar Bergama Müzesi’nde sergileniyor. Aynı zamanda Roma ve Osmanlı dönemlerine ait olan antik köprüler şehrin pek çok kısmanda ve hala asıl yapısı bozulmadan kullanılmaya devam ediyor.


Son olarak da Bergama ilçe merkezine yarım saatlik mesafede bulunan ve gidenlerin başını bol oksijeni ile döndüren yeşillikler yaylası Kozak Yaylası’na da uğramanızı tavsiye ediyoruz. Tertemiz havası, muhteşem renk cümbüşü, sıcakkanlı köy halkı ile tarihin nasıl kucaklaştığını en iyi anlayabileceğiniz yerlerden birisi olarak aklınıza kazınacak.


Bergama’da ne yenir?

Bergama denilince akla ilk gelen zeytin-zeytinyağı olurken hemen arkasından tulum peyniri gelir. Eğer bu ikiliyi yan yana hiç tatmadıysanız kesinlikle denemelisiniz.  Meşhur Bergama köftesi ile gerçek et tadını alabileceğiniz gibi yine bu yöreye özgü çığırtma adı verilen patlıcan yemeğini de kesinlikle tatmalısınız. Kahvaltıdan tutunda akşam yemeğine kadar her öğünde tercih edilen çığırtma özellikle yaz aylarında dalından koparılan tazecik sebzelerden yapılıp yoğurt eşliğinde sunuluyor.


Sakızlı ve karanfilli mis gibi kavrulmuş leblebisi, rengârenk yapılmış yumuşacık ramazan helvası ve yine el açması nohut böreğini de tadabilirsiniz. Kozak yaylasına ulaştığınızda ev yapımı pekmezin ve burada yetişen çam ağaçlarının fıstığı ile yapılan fıstık helvasının tadına doyamayacaksınız. Yine sadece burada yapılan ve adına “cilveli çay” denilen çayınızı manzaraya karşı yudumlamadan Bergama’dan ayrılmamalısınız.


Bergama’dan neler alınır?

Bergama’dan ne alınır sorusuna verilebilecek ilk cevap şüphesiz kilimleri olur. Eski el dokuma tarihi kilimlere gördüğünüz an sahip olmak isteyecek ve hala üzeri tarih kokan bu kilimlerden almadan ayrılamayacaksınız. Çağın eserlerini resmeden pek çok resim, biblo, süs eşyası, el örgüsü çoraplar, başörtüleri ve dokuma çantalardan hem kendinize hem de sevdiklerinize hatıralık eşyalar alabilirsiniz. Helvası, pekmezi, zeytinyağı, salçası, çam fıstığı, peyniri ise Bergama dönüşü yanınızda götürmekten büyük keyif alacağınız yiyeceklerden sadece birkaçı. Aynı zamanda parşömen kâğıda yapılmış eserleri de buradan temin edebilirsiniz.


Bergama’ya nasıl gidilir?

Eğer İzmir merkezden Bergama’ya seyahat etmek istiyorsanız yaklaşık 110 km’lik bir yol gitmeniz gerekiyor. İster şahsi aracınız isterseniz de merkezden ilçeye yarım saatte bir kalkan özel servisler ile de Bergama’ya ulaşabilirsiniz. Belediyenin toplu taşıma araçlarını kullanmak isterseniz önce Aliağa’ya gelmeli buradan Bergama toplu taşıma servislerine binmelisiniz.  Ulaşım aracı olarak treni seçerseniz de Bergama’ya en yakın tren istasyonu Manisa Soma’da bulunuyor ve yine Soma’dan kalkan servislerle Bergama’ya ulaşmanız mümkün.

KATEGORİLER