Tek Tuşla Seyahat: Uber

Seyahat etmek artık son yılların trendlerine göre şekil alıyor. Diğer seyahat severler hem yeni yerler keşfetmek hem de yeni deneyimlere açık yollara başvururken siz neden bu durumdan mahrum kalasınız? Bugünkü yazımızda “Ben de farklı seçenekleri gözden geçirmek istiyorum.” diyenleri kendine hayran bırakacak ve seyahat etmeyi artık bambaşka bir boyuta taşıyacak bir yenilikten, yani Uber’den bahsedeceğiz. Neymiş bakalım bu Uber, ne işe yarar gelin hep birlikte inceleyelim:

Uber nedir?

Uber, 2009 yılında ABD Kaliforniya’nın San Francisco şehrinde iki girişimci olan Travis Kalanick ve Garrett Camp tarafından kurulan bir şirket. Google Maps üzerinden çalışan bir uygulama da denebilir. Peki ya seyahatle ne ilgisi var? İlgisi şurada; bu sistem üzerinden seyahat ediyorsunuz, özel taksi hizmeti veriyor yani. Hem çok konforlu hem de kapınızdan alınıp, gideceğiniz yere nokta atışı yapılarak ulaşıyorsunuz. Öyle valiz bulayım, yok çantamı otobüste unuttum gibi dertlerden kurtuluyorsunuz. Hem de yolculuk boyu süren gereksiz ‘’Nerelisin, nereye indireyim, ben orayı bilmiyorum şurada indirsem olur mu?’’ diyaloglarına hiç girmeden ya da tabiri caizse kazıklanmadan.

Uber nasıl çalışır?

Kolaylıkla akıllı telefonunuza indirebileceğiniz bu uygulama ile iki farklı nokta arasında kolaylıkla seyahat edilebiliyor. Tek yapmanız gereken uber in uygulamasından adresinden kendinize bir profil oluşturmak. Daha sonra bu uygulamayı telefonunuza indirip istediğiniz seyahat noktasını seçip taksi yazılı çağır butonuna basıyorsunuz ve işlem tamam. Harita üzerinden belirlenen konumunuza hemen en yakın taksi yönlendiriliyor. Bu uygulamayı ister şoför çağırmak için kullanın ister kendiniz şoför olmak için kullanın.

Uber kullanmanın faydaları neler?

Daha taksiniz gelmeden şoför hakkında bilgilere ulaşıyorsunuz. O da sizin varış noktanız ile ilgili bilgiye ulaştığı için yanlış yönlere sapma, gecikme veya gereksiz diyaloglar tamamen ortadan kalkıyor. Üstelik daha taksiniz gelmeden bu yolculuğun bedelini de öğreniyorsunuz. Belirlenen limit neyse onu ödüyorsunuz. Sistem üzerinden taksinin gelişini izleyebiliyorsunuz. Aynı zamanda eğer başka bir Uber kullanıcı ile aynı aracı paylaşmak isterseniz, yol ücreti karşılıklı ödeniyor. Kapınızdan alınıp rahat rahat istediğiniz noktaya inme binme olmadan ulaşıyorsunuz, daha ne olsun dimi?! Tek bir tuşla, dünyanın öbür ucuna gitme şansı sunan bu sistemi denemeden karar verememelisiniz.

Ticari taksiden ne farkı var?

7/24 hizmet sunan Uber uygulaması öncelikle fiyat politikası gereği ticari taksilerden farklılık gösteriyor. Evet, Uber de bir taksimetre ile çalışıyor ancak fiyatı önceden bildiğiniz için size başta sunulandan daha fazla veya az fiyat teklifi sunmaları imkansız hale geliyor.  Ayrıca gelen her şoför sistemde kayıtlı, kötü bir durum yaşanmasını göze alamayacak şekilde izlendiği bilen kişiler ile yolculuk ettiğiniz için herhangi bir hakaret içerikli konuşma, tavır vs. ile karşılaşmazsınız. Ticari taksiden ayrılan bir başka yönü de Uber Eats servisinin olması. Yani yemek servisi de sağlıyor.

En çok kimler bu uygulamayı kullanıyor?

53 ayrı ülkede 5 farklı araç seçeneği ile hizmet veren Uber, şimdilik Türkiye’de sadece İstanbul’da kullanılıyor. İstanbul içinde sunulan 3 tip araç var. Birincisi %20 indirimli kullanılabilen normal araçlar oluyor. İkinci ve üçüncü seçenek özel seri diye adlandırılıyor. UberBLACK Mercedes E serisi, Fiat Fiorina ve Ford Tourneo ile hizmet verirken UberXL Mercedes Vito ve Volkswagen Caravelle ile sürüş keyfi yaşatıyor. Normal taksiler indirimi nedeni ile genellikle seyahatler için tercih edilirken, özel seri araçlar genelde toplantısı veya önemli görüşmesi olan kişiler tarafından kiralanıyor çünkü hem özel araç hem de özel şoförle ulaşıyorsunuz gideceğiniz yere.

Uber neden tartışma konusu oluyor?

Başladığı günden beri pek çok konu ile baş etmeye çalışan Uber, özellikle yurt dışında tartışma konusu oluyor. İnternet tutkunlarının sıklıkla kullandığı uygulama için pek çok mahkeme hatta saldırı olaylarının da yaşandığı biliniyor çünkü taşımacılık sektörüne farklı bir bakış açısı getiriyor. Öbür yandan yurtdışında Türkiye’de olduğu gibi kolay bir şekilde şoför olunmuyor, bu durumda da zorlu aşamaları geçip o hakka sahip olanlar uygulamanın kötü olduğunu düşünüyor.