Her ne kadar Muğla’yı Türkiye’nin en güzel sahilleri ve kıyı şeritlerine sahip olmasıyla tanısak da aslında bir zamanlar eski imparatorlukların yerleşim kurduğu bir şehir burası. Bodrum'un meşhur kalesinden “hayalet şehir” Kayaköy’e kadar Muğla'nın antik yüzünü keşfedebileceğiniz 8 yeri sizler için listeledik.
Tlos
Yaz aylarında oldukça fazla ziyaretçisi olan tatil beldesi Kalkan'ın çok yakınında konumlanan Tlos’un Likya İmparatorluğu'nun en önemli dini mekanlarından biri olduğu düşünülüyor. Yaklaşık 4000 yıl önce kurulan kentin en önemli özelliği ise en tepedeki güzel kale ve çevresindeki doğal kayaların içinde etkileyici bir şekilde oyulmuş yapılardır.
Kaunos
Eski Caria (Anadolu kıyılarında yaşayan Batı Anadolu bölgesi) eskiden çok önemli bir liman kentiydi. Günümüzde bilinen adıyla Kaunos, Dalyan'ın sadece birkaç kilometre batısında yer alıyor. Milattan Önce 10. yüzyılda kurulan Kaunos'un en önemli yerlerinden biri, dağlık araziye inşa edilmiş ve hala ilk günkü gibi görünen altı tapınaktır.
Sedir Adası
Muğla’nın tarihi yerlerini keşif yolculuğunuzda belki de en eğleneceğiniz yer olan Sedir Adası, Muğla’nın en çok ziyaretçi alan yerlerinden biri. Sedir Adası’ndaki bu muhteşem plajda bir zamanlar Anthony ile turkuaz sularında yüzen Kleopatra'nın da düşünülüyordu. Sedir Adası özellikle Kuzey Afrika'dan Kleopatra'nın kalması için getirildiğine inanılan organik deniz kabuklarından oluşan kumları ile ünlü bir yer.
Milet
Aydın-Muğla sınırında yer alan Milet ya da Miletos, aslında eski bir Yunan kenti. 6. yüzyılda Persler tarafından işgal edilmeden önce o zamanların en zengin ve en büyük kentiydi. Miletos'un ünlü olmasındaki bir diğer nedense meşhur Ayasofya'nın mimarı olan İsidore’nin burada doğmuş olması. Buraya yapacağınız ziyarette Milet Kapısı’nın kalıntılarının şu an Berlin Bergama Müzesi'nde sergilendiğini öğrendiğinizde üzülebilirsiniz.
Letoon
Bu antik Yunan yerleşim yeri, kadın ayrımcılığının ve anneliğin tanrıçası Leto'nun kutsal alanıydı. Milattan Önce 6. yüzyılın sonlarında kurulan Letoon, eski Likya kenti Xanthos'un yakınında kurulmuş ve bölgenin en önemli dini alanlarından biri olarak kabul edilmiştir.
Kayaköy
“Hayalet şehir” lakaplı Kayaköy’deki evlerin oldukça harap olması nedeniyle eski bir bölge gibi görünse de, 1923 yılında Yunanistan ile Türkiye arasındaki nüfus mübadelesi sırasında terk edilmiştir. Rehber kitaplarda sıkça bahsedilmeyen bu hayalet kentin kiliseleri, evleri ve dükkanları, Müslümanların ve Hıristiyanların bir arada yaşadıkları bir zamanlar gelişen bir toplumun hikayesini anlatıyor. Hayalet kenti gezerken bu hikayeleri bir rehberden dinleyebilirsiniz.
Knidos
Karia'nın bir diğer antik Yunan kenti olan Knidos, mimari kalıntıları ve neredeyse tamamen bozulmamış surları ile ünlüdür. Kentin en ünlü kalıntıları, Pentel mermerden oyulmuş büyük bir aslan figürü, ancak şu anda British Museum'da (İngiliz Müzesi) sergilenmektedir.
Bodrum Kalesi
Beyaz badanalı evleriyle hepimizin gönlünde taht kurmuş ve bir zamanlar Alaçatı ve Antalya’dan bile daha turistik olan Bodrum’daki bu ihtişamlı yapı, herkesi büyülüyor. Bodrum Kalesi kentin en önemli yeri denilebilir. 1400'lü yıllarda yaptırılan kale Aziz Şövalyelerinin ortaçağ Katolik askeri talimatını yerine getirdi ve o dönemlerde St. Peter Kalesi olarak biliniyordu. Günümüzde ise kale Ege'de keşfedilen etkileyici eski batık gemi kazalarına” ev sahipliği yapan bir müze olarak hizmet veriyor.
